Abdullah Öcalan ile MİT arasındaki görüşmeler 2010 yılından itibaren kurumsallaşmaya başladı. Bu görüşmeler esnasında MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın, Öcalan ile arasında güvene dayalı bir dostluk ilişkisi oluştuğu belirtiliyor. Hatta bu ilişki o kadar kuvvetliymiş ki Öcalan, Fidan’ın görüşmelerden çekilmesini süreci bozma nedeni sayacağı söyleniyor.
“Öcalan’ın İmralı Günleri” adlı kitabın yazarı Cengiz Kapmaz, kitabında MİT ile Öcalan arasında geçen görüşmelerin perde arkasını anlatıyor. Kapmaz’ın yorumuna göre “MİT Müsteşarı Hakan Fidan olmazsa Abdullah Öcalan bunu süreci bozma nedeni sayar. Çünkü aralarında karşılıklı dosthane bir ilişki var. Öcalan ile 12 kez görüşüldü. Öcalan ve heyet arasında çok dosthane ilişkiler vardı. Birbirlerini iyi anlıyorlardı ve empati kurabiliyorlardı.”
Oldukça ilginç bir tespit. Buna göre PKK için çok önemli bir siyasi fenomen olan Öcalan ile devletin istihbaratından sorumlu isim arasında güven odaklı bir ilişki başlamıştı. İki taraf da birbirlerini anlayabiliyor ve terörü bitirmek için çabalıyorlardı.
Peki bu ilişkinin sonunda neler oldu?
Dostluk ve güven içinde geçen görüşmelerin sonucunda 2010 yılında 159 asker şehit oldu. 2011 yılında ise şimdiye kadar en az 50 asker şehit oldu. Üç gün önce ise artık şehire inen terör Ankara’da 3 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu.
Bu yazıyı terörü bitirmek için müzakere yapılmasına karşı olduğumuz için kaleme almadık. Sadece Fidan ile Öcalan arasındaki güvene dayalı dosthane ilişkinin nelere sebep olduğunu anlatmaya çalıştık.
Özetle, ayıdan post, teröristten dost olmaz…
