Belgeler ABD Savunma Bakanlığı’nın “Çok Gizli” arşivinden.
ABD, 1950’li yılların ortalarında U-2 casus uçaklarının İncirlik üzerinden Sovyetler Birliği’ne yönelik operasyonlarda kullanımı için Türkiye’nin onayını arıyor.
Söz konusu belgelerde, Türk istihbaratının ve Genelkurmay Başkanlığı’nın ABD’nin faaliyetlerine pek sıcak bakmadığı, ancak Adnan Menderes’in onayına kesin gözüyle bakıldığı belirtiliyor.
Öyle ki, Adnan Menderes, U-2 casus uçaklarının operasyonu ile ilgili olarak ABD’ye “gizli bilgileri” Türkiye’den Genelkurmay Başkanı dahil kimseyle paylaşmayacağının garantisini de veriyor.
Sonuçta 1957 yılından sonra, ABD’nin U-2’lerle gizli olarak yürüttüğü haber alma faaliyetleri hız kazanmış ve Sovyet topraklarının ayrıntılı ve güncel haritalarının çıkartılmasına başlandı.
Bunun da sonucu olarak, hava fotoğrafçılığı, Sovyet askeri faaliyetlerinin gözlenip dinlenmesi (uçak ve radarla) ABD’nin stratejik planlamasında büyük önem kazandı.
Bu gizli casusluk faaliyeti 1960 yılı mayıs ayına kadar sorunsuz devam etti. SSCB, 1 Mayıs 1960’ta bir U-2 uçağının düşürüldüğünü açıkladı.
Bunun üzerine SSCB ile ABD arasındaki Soğuk Savaş’ın en kritik dönemlerinden biri başladı. ABD’nin bu faaliyetinin ifşası Türkiye’yi de SSCB’nin hedefine koydu.
Gerilim üzerine ABD Başkanı Eisenhower, 25 Mayıs 1960’da U_2 casus uçaklarının faaliyetlerinin tamamen durdurulduğunu duyurdu.
Bunun üzerinden iki gün geçince de Türk Silahlı Kuvvetleri Adnan Menderes’i devirmek için düğmeye bastı.