Erdoğan ve Gülen arasında sıcak rüzgarların estiği birkaç yıl öncesine kadar, ikilinin direktifleri doğrultusunda Ayasofya’nın altında “Şeytaniler”i bulmak adına bir dizi çalışmaya imza atılmış. İster inanın ister inanmayın…
JÖNTÜRK’ün edindiği bilgilere göre, Şeytaniler’in Ayasofya’nın altında çok önemli bir güç merkezini yılda bir kez toplanarak kullandıklarına ve bunların Türkiye için tehdit oluşturduğuna ilişkin Gülenciler’in elinde bazı bilgiler bulunuyormuş. Bu bilgiler ballı börekli olunduğu dönemde Erdoğan ve saz arkadaşlarına iletilmiş ve gerekli izinler alınarak gizli kapaklı çalışmalar başlatılmış.
Bu çalışmalarda Ayasofya’nın altındaki sarnıçlarda, tünellerde didik didik Şeytaniler’in izi aranmış (O dönemde Ayasofya’nın Derinlikleri adı altında da bir belgesel çalışması yapılmıştı). Hedef, onları yok edip, o güç merkezini bulup, kendileri için kullanmak tabii.
Yalnızca Gülen cemaati değil uluslararası gizem araştırmacılarından dikkate alınacak değerde olanların çoğu da Ayasofya’nın altında özel güç sahiplerinin toplantı yaptığını ve buradaki güç merkezinde bir tür “şarj” olduklarını yıllardır yazıp, çizer.
Bunlara göre ölümsüz olduğuna inanılan ve en son İstanbul’da görülen 14. Yüzyıl’da doğmuş Nicolas Flamel, hakkında rivayet muhtelif olan Saint-Germain Kontu (ki onun da ölümsüz olduğu söylenir) gibi isimlerin bulunduğu gizemli kişiler her yıl İstanbul’da toplanıp Ayasofya’nın altındaki tünellerde ayin yaparlar.
Gizem araştırmacıları, yıllardır bu isimlerin peşinde İstanbul’u mesken tutmuştur.
Gülen ve saz arkadaşları da , “Şeytani” olarak (kendi leteratürlerinde “Mason Üstadı” olarak nitelendiriyorlar) bu isimlerin oluşturduğu grubu kast ediyor.
Onlara göre, dünyayı 13 bin yıldır kapital akışı dahil yöneten Şeytanilerin üst rütbelileri, zayıf beyinleri etkileyip kendi taraflarına kolayca çekebiliyorlarmış. Fethullah Gülen’in de aralarında bulunduğu bazı “Usta”lar, bunu engelleyebiliyorlarmış.
Ha, Gülen cemaatinin “Ayasofya ibadete açılsın” ısrarının arkasında yatan asıl neden de “Şeytaniler”in gücünü yok etmek içinmiş (Toplu namaz kılınırsa bu güç işlevini yitiriyormuş).
Buradan hareketle yapılmış Ayasofya’nın altındaki araştırmalar; Recep Tayyip Erdoğan’ın desteğiyle.
Peki bulunmuş mu Şeytaniler?
Birkaç küçük ipucu dışında (Gülen cemaatinin elinde şimdi) tabii ki hayır… Onlar aslında arayanların kafalarının içinde..
Erdoğan’ın Gülen cemaati için sarfettiği “aldatıldık” sözü bu nedenle olmasın?