ABD istihbaratının (Almanya ile beraber) son dönemdeki en büyük kaygılarından biri, Türkiye’nin atom bombasına sahip olmak için adım atıp atmadığı…
Nitekim, hem CIA hem Alman istihbarat teşkilatı BND, bu konuda rapor üstüne rapor hazırlıyorlar.
JÖNTÜRK’ün ulaştığı CIA’nın son raporuna göre, Türkiye, atom bombası üretmek için adımlar atıyor ve bu hem ABD hem NATO için çeşitli riskleri barındırıyor.
Raporda, Türkiye’nin atom bombasına sahip olmak için 1960’lı yılların ortasından itibaren yaptığı çalışmalar, şu ekli gizli belge ile anlatılıyor:
26 Eylül 1966 tarihli belgede, çok ilginç detaylar var.
ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nden TÜBİTAK’tan bir ihbarcı-ajan randevu alıyor ve gelip dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Refik Tulga ile ODTÜ’de öğretim grevlisi Ömer İnönü’nün (JÖNTÜRK’ün notu: Burada bahsedilen Erdal İnönü olmalı. Çünkü, Ömer İnönü’nün ODTÜ ile bağlantısı yok. Erdal İnönü o tarihte ODTÜ Fen ve Edebiyat Fakültesi Dekanı) Türkiye’nin atom bombası üretmesi için çalışmalar yaptıklarını söylüyor.
Hain-ajan, konuya ilişkin detayları dönemin M.T.A. (Maden Tetkik Arama) yöneticisinden öğrendiğini, “İnönü”nün yaz aylarında bu amaçla Rusya’ya gittiğini ve atom bombası üretiminin Türkiye’ye bilimsel ve finansal açıdan büyük bir yük olduğunu anlatıyor.
Tabii, ABD’nin Ankara Büyükelçiliği, söz konusu ihbara birkaç ekleme ile durumu Washington’a bildiriyor.
…Ve ardından Türkiye’ye yoğun bir baskı yapılıyor ve atom bombası yapmaya ilişkin çabalar sekteye uğratılıyor.
ABD’nin bu konudaki argümanı da, “İncirlik’te 50 adet nükleer başlık var. Sizin üretmenize gerek yok” oluyor.
Bu arada da, ABD, İsrail başta olmak üzere birçok ülkenin atom bombası üretimine sessiz kalıyor.