JÖNTÜRK, bir imkânsıza imza atarak, varlığı yıllardır tartışılan esrarengiz İlluminati Örgütü’nün üst düzey bir yetkilisi ile temas kurmayı başardı. İşte bu temas sonucu ortaya çıkan röportaj:
– Herkes bizimle neden konuştuğunuzu merak edecek. İsterseniz önce buna bir değinelim. JÖNTÜRK’te çıkan bir röportaj serisi (Rakamların üzerine tıklayın: 1, 2, 3) üzerine bizimle İlluminati’den olduğunu söyleyen birileri temasa geçti ve sonunda sizinle buluştuk…
Bakın sitenizde yayımladığınız o röportajlardaki L.Z. adlı kişinin İlluminati ile uzaktan yakından ilgisi yoktur. Böyle birisi bize hiç bir zaman üye olmamıştır. Kendisini uzun zamandır takip ediyoruz. Söylediği her sözle İlluminati’ye zarar vermektedir. İlluminati ile ilgili söyledikleri tamamen kulaktan dolma ve de bir çocuğun bile Google’da arama yapıp kolayca bulabileceği konulardan oluşmaktadır. Sizinle bu çerçevede “görülen lüzam” üzerine bağlantı kuruldu ve süreç bizi buraya getirdi.
– İlluminati örgütündeki pozisyonunuz nedir?
Ben, İlluminati’nin İcra Konseyi üyesiyim. Bu Konsey 12 kişiden oluşuyor. Bunların 5’i ABD’den, 5’i Batı Avrupa’dan, 1’i Rusya’dan ve de sonuncusu da Hindistan’dan.
– Bu üyelerle ilgili bilgi verebilir misiniz? Bu üyelerin çok zengin ve güçlü oldukları söylenir? Gerçekten çok mu zengin ve de güçlüler?
Evet, maddi anlamda büyük güç sahibi olduğumuz kesin. Fakat, hiçbirimiz İlluminati’ye yöneltilen suçlamalarda olduğu gibi servet açgözlülüğü hastalığından muzdarip değiliz. Aslında biz sahip olduğumuz gücü “paha biçilmez servet” olarak değerlendiriyoruz. Bunu maddi bir ölçü olarak almamak gerekiyor. Bu nedenle Konsey üyelerinden bazıları diğerlerinden maddi anlamda daha zengindir kuşkusuz, ancak dediğimiz gibi bizim zenginlikten anladığımız yüzyıllardır sahip olduğumuz “paha biçilmez servet”tir.
– Yeni Dünya Düzeni’ni İlluminati’nin oluşturmak istediği söyleniyor…
Evet tabii ki Yeni Dünya Düzeni’ni oluşturmaya çalışıyoruz. Biz buna yıllardır söylenenlerin aksine “insanlığın kurtarılması” misyonu olarak bakıyoruz. Yoksa öyle komplo teorisyenlerinin söylediği gibi gücümüze güç katalım deyip bunu gerçekleştirmek için çeşitli ayak oyunları yapıp yeni bir düzen oluşturmaya çalışmıyoruz.
– İnsanlığı neden kurtaracaksınız?
Evet misyonumuz insanlığı kurtarmak. Neden kurtarılması konusunda ise bir şey söylemek istemiyorum. Bu, sahip olduğumuz “gizli sır”rın ifşası da olur. Bununla düşmanlarımızın eline koz vermek de istemem.
– Düşmanlarınız kimler?
Bunu görmek çok kolay. Şöyle bir çevrenize bakın. Kim ki Eski Dünya Düzeni’ni savunuyor, onlar bizim düşmanımızdır. İlluminati’ye karşı yalanlarla süsledikleri öyle saldırıları var ki çokları da bunlara inanıyor. Bizim de düşmanlarımızla savaşımız devam ediyor.
– Nasıl bir savaştan bahsediyorsunuz?
Geniş çaplı bir savaş bu. Biz Eski Dünya Düzeni’ni yıkmak için uğraşıyoruz. O düzeni savunanlar da buna karşı çıkıyor. Kaybetmemek için savaşıyorlar. Dünyada birçok trajik olayın arkasında Eski Dünya Düzeni var. İnsanlığı yok etmeye çalışan onlar ve bizi hedef göstererek kendilerini aklamaya çalışıyorlar. Onlarla savaşımız yüzyıllardır sürüyor.
– Nasıl bir yapısı var İlluminati’nin?
Hemen hemen her ülkede üyelerimiz var. Şunu söyleyebilirim: Dünya üzerinde 6 bin civarında üyemiz var ve bunlar bir hiyerarşik yapı içinde 12 kişilik İcra Konseyi’ne bağlı olarak çalışırlar.
– Peki örneğin benim gibi biri, İlluminati’ye üye olabilir mi?
Uygun olan herkes İlluminati üyesi olabilir. Fakat bu gerçekten zorlu bir süreçten geçmeyi gerektiriyor. Düşmanlarımızın içeri girmesine izin veremeyiz. Sahip olduğumuz sırrın düşmanlarımızın eline geçmesi, dünyanın tam bir kaos ortamına sürüklenmesi demektir.
– Nedir bu sır gerçekten? Madem çok önemli, yüzyılları kapsayan bir birikim o zaman söyleseniz de herkes bilse…
Bakın bunlar çok büyük sorumluluk gerektiren sırlar. Bunların ifşa olması demek dünyada asıl kaosun hüküm sürmesi demek. Ayrıca bu sahip olduğumuz her şeyin bitmesi demek ki buna izin vermemiz mümkün değil. kendi açımdan şu söyleyebilirim. Bu sırlara sahip olmasam çok daha rahat yaşardım. Bu Konsey’deki tüm arkadaşlar için geçerli. Bu sırlar nedeniyle korkuyla birlikte yaşamayı göze almak zorundasınız.
– Böyle bir gizlilik olunca da inandırıcılık kaybolmuyor mu?
Ben de sizin yerinizde olsam kanıt isterdim bu sırlarla ilgili. Size şu kadarını söyleyeyim ben en azından bu kanıtların varlığını ve dolayısıyla sırları biliyorum. Ayrıca kimseyi inandırmak gayreti içinde de değiliz.
– Bunlar kimden kalma sırlar? Adam Weishaupt’tan mı kalanlar?
Şöyle söyleyeyim… Bunlar Pisagor’dan zamanımıza kadar gelen bir sırlar bütünü. Adam Weishaupt bir ara nokta. İlluminati’nin onunla başlamadığını söylemek isterim. İlluminati zaten vardı, onunla ismi kullanılmaya başlandı.
– Dinlere karşı olduğunuz ve Şeytana taptığınız söyleniyor…
Yahudilik, Hristiyanlık ve Müslümanlık gibi dinlere karşıyız. Bunların hiçbirisi akla uygun değil. Şeytana neden tapalım? Bunu yapsak biz de Yahudilik, Hristiyanlık ve Müslümanlık gibi olmaz mıyız? Biz, insanın tanrı olabileceğine inanıyoruz ki zamanla bunun olacağı da görülecek.
NOT: Röportaj New York Manhattan’daki ultra lüks bir ofiste gerçekleştirildi. İngilizce olarak gerçekleşen röportaj 50 yaşında bir erkekle yapıldı (Asistanı olduğunu söylediği sürekli notlar alan bir genç kadın da bulundu). Konuştuğumuz kişinin entellektüel birikimi ve de giysilerinden kullandığı aksesuarlara kadar yansıyan “kalite” faktörü gerçekten dikkat çekiciydi.