Türkiye, 2010’lu yılların başında büyük bir dinleme skandalına sahne olmuştu. Gerçi o zamanlar, Erdoğan ve saz arkadaşları dirsek temasında oldukları FETÖ’nün özellikle Emniyet içindeki “dinleme unsurları”ndan gelen bilgilerini iktidarlarını pekiştirme aracı olarak kullanıyorlardı.
Peki FETÖ’cü oldukları daha sonra bir bir ortaya çıkarılan Emniyet içindeki unsurlar o dinleme faaliyetlerini nasıl gerçekleştiriyordu?
Tabii ki dışarıda olan yine FETÖ bağlantılı yazılım şirketleri aracılığıyla (ki onlar da Inforcept Networks adlı CIA bandıralı bir şirketin şemsiyesi altındaydılar).
Inforcept Networks’un yazılımı ile Türkiye’de önemli pozisyonlardaki birçok kişinin cep telefonu ve bilgisayar kayıtları dosyalanıyor, bunlar CIA başta olmak üzere birçok gizli servise veriliyor veya satılıyordu.
Dinlenen yalnızca AKP-FETÖ ittifakına karşı olanlar değildi, kurbanların arasında Recep Tayyip Erdoğan’ın bile olduğu zamanın AB Bakanı sonranın Reza Zarrab dostu ve şimdinin Prag Büyükelçisi Egemen Bağış tarafından Brüksel’de bir toplantıda şöyle dile getiriliyordu:
“Başbakan’ın eşiyle yatak odalarındaki özel sohbetlerinin kaydı bile bulundu.”
Bugüne kadar hiçbir dava dosyasına girmeyen o kayıtlar (akibetleri tam bir muamma), Bağış’ın sözlerinden anlaşıldığı üzere polisin elindeydi.
Peki o kayıtlar şimdi kimin elinde?
Burada bir parantez açalım…
Türkiye’nin de aralarında bulunduğu birçok ülkeden gelen bu tür dinleme kayıtları (Inforcept Networks, Gama, Amesys, VASTech, ZTE Corp şirketleri aracılığıyla), ABD Ulusal Güvenlik Ajansı’nın Utah’ta kurduğu bir üste toplanıyordu.
Burada da gelen tüm dinleme kayıtları gereğinde kullanılmak üzere arşivleniyordu.
Herhalde anlaşılmıştır Erdoğan’ın yatak odası sohbet kayıtlarının (kopyaları dinlemeyi yapanın elinde olmak üzere) kimlerin arşivinde bulunduğu.
Gelelim bugüne…
Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 21 ülkede İsrailli teknoloji firması NSO Group’un dinleme faaliyetlerinde bulunduğu ortaya çıktı.
Bu firmanın Pegasus adlı yazılımının Türk Telekom tarafından kullanıldığı ve birçok kişinin telefonlarının dinlendiği artık herkesin malumu.
JÖNTÜRK’ün edindiği bilgilere göre, Türkiye’de hâlâ birçok yazılım firması NSO Group ve diğer İsrail teknoloji frmalarının yazılımlarını kullanıyor.
Bu kez “geçmişten ders çıkardığını” söyleyip “dinlemeyi” tek başına yaptırma peşinde olan Erdoğan ve saz arkadaşlarının desteğiyle.
Bizden aktarması.