“Ayrıntıların Sihirbazı”ydı Umberto Eco… Gülün Adı’nda, Foucault Sarkacı’nda, Prag Mezarlığı’nda, Sıfır Baskı’da ayrıntılarla birlikte ne yaman bir “simgelerin efendisi” olduğunu da ortaya koymuştu… Ve “Ölüm; yolcunun dinlenmesi, tüm çabaların sonudur” diyen yazar, bilim insanı, Eco, 84 yaşında hayata veda etti.
Umberto Eco, kitaplarında sunduğu ayrıntılar dehlizinin “labirenleri” nedeniyle Vatikan’la “papaz” olmuştu; özellikle de “Halkı yönetmek için önce elitleri kontrol etmek gerekir” şiarını edinmiş Vatikan’ın “paralel yapısı” namlı Opus Dei ile.
Yazarın son yaptığı bir araştırmada elde ettiği bazı bilgilerin Opus Dei’nin öfkesini kabarttığı fısıldanıyor şimdi… Ve de Milan’daki evinde o esrarengiz bilgileri içeren belgeleri alıp yazarı zehirledikleri.
Senaryo mu?
‘Halkı denetim altına almanın yolu elitleri kontrol etmekten geçer’ fikrinin hayata geçmesinin iki yolu vardır Opus Dei için. Elitlerin çocuklarına teşkilatın değerlerini kazandırmak için elit kolejler kurmak ve militanlarını her tür güç-iktidar odağına sızdırmak. Bu yolla siyaseti etkilemek, partiler düzeyinde değil –‘partilerin kitleleri koyun sürüleridir’ zira-, onların yöneticilerini ve liderlerini etkilemek. Güç uluslar üstü olmalı, devletin dar sınırlarına hapsedilmemeli.
Cizvitlerin 400 yıl boyunca yaptığı gibi, her zaman ve her koşulda güçlülerin tartışmasız müttefiki olan Opusçular için dava uğruna yalan söylemek mubah olduğu gibi, amaçları uğruna her şeyi, ama ne olursa olsun, savunabilirler… İki modelden ilham alırlar. Bunlardan biri 1909’da kurulan ve daha çok İtalya, Fransa ve Belçika’da faaliyet gösteren, bir tür ‘dini gizli polis’ örgütü-tarikatı olan V. Aziz Pio Birliği’dir. Amacı ilericilere karşı kilise içi ve dışında mücadele etmekti, gizlice ve her tür yöntemi kullanarak. Zamanı geldiğinde Benito Mussolini’yi desteklemekte hiç tereddüt etmeyen bu örgüt kilise içindeki muhaliflerini izlettirip onlara iftira atmakta da tereddüt etmeyecekti.
Karar sizin ve de tüm kanıtlar Umberto Eco’nun kitaplarındaki ayrıntılarda.
Ha unutmadan, Eco’nun Sıfır Baskı kitabında söylediği gibi:
“Bir gazeteyi yapan haber değil, haberi yapan gazetedir”
Elveda, ıssız bir adaya düşerse yanına telefon rehberini alacağını ve oradaki her isimden bir öykü çıkaracağını söyleyen adam.
Gittiğin yerde de bulacaksın bir rehber, eminiz…