Dünyadaki tüm terör örgütleri gibi onlar da Karanlık Web olarak bilinen İnternet’in karanlık tarafındaki uygulamalar aracılığıyla haberleşiyorlar. Yapacakları alçak saldırılar, Karanlık Web’de planlanıyor, buradan teröristlere talimatlar gidiyor. Maalesef, Türkiye’nin en büyük sıkıntılarından biri Karanlık Web üzerine pek fazla eğilmemek.
İnternet’teki aktivitelerin ancak yüzde 10’u Web’in görünen yüzünde. Google, Facebook, Twitter aktiviteleri ve indekslenebilir içerik İnternet’in ancak bu kadar küçük bir bölümüne tekabül ediyor.
Bu aysbergin görünen yüzü.
Aysbergin görünmeyen yüzü ise indekslenmeyen içerikten oluşuyor. Derin Web olarak adlandırılan bu alan İnternet’in yüzde 90’ına tekabül ediyor. Finansal kayıtlar, akademik veri tabanları, hükümetlere ait bazı dosyalar vb. içerik burada yer alıyor.
Derin Web’in en altında ise Karanlık Web olarak adlandırılan alan yer alıyor. Burası, uyuşturucu satıcılarından hırsızlık malları satanların, gizli haberleşme uygulamalarıyla haberleşen teröristlerden silah tacirlerine kadar “karanlık” kişi veya kişilerin gizlendikleri yer.
Karanlık Web, giderek zorlaşan çeşitli katmanlardan oluşuyor. Bu katmanlarda her biri ayrı uzmanlık istiyor (sıradan bir İnternet kullanıcısı için bu katmanlara erişim hemen hemen imkansız).
FETÖ’sü, PKK’sı, IŞİD’i, Karanlık Web’in müdavimlerinden. Bu terör örgütleri, Karanlık Web’i haberleşme, hatta ve hatta ihtiyaçları olan silah, mühimmat elde etmek, finansal kaynak sağlamak (uyuşturucu ticareti vb.) kullanıyorlar.
FETÖ’nün, 15 Temmuz’daki darbe kalkışmasına ilişkin iletişimini daha çok Karanlık Web üzerinden yürüttüğü biliniyor (ByLock falan işin basit tarafı). FETÖ’nün üst düzey kadrosu arasındaki iletişim hâlâ Karanlık Web üzerinden sürdürülüyor.
PKK da eylemlerini, YPG, TAK gibi unsurlarla bağlantılarını, Karanlık Web üzerinden organize ediyor. Öyle ki Dolmabahçe’deki son kalleş saldırılar da Karanlık Web üzerinden planlanıp, icra edildi.
IŞİD de, haberleşmesini, çeşitli ülkelerdeki hücreleriyle bağlantılarını Karanlık Web üzerinden sürdürüyor.
Peki, Türkiye Karanlık Web’de terör örgütlerinin faaliyetlerini izlemeye yönelik ne gibi adımlar atıyor?
Birkaç cılız girişim dışında maalesef Türkiye İnternet’in karanlık yüzüyle pek ilgili değil.
Öte yandan birçok ülke ise bol bütçeli kurumlar oluşturarak (ya da varolan kurumlar içinde bölümler) Karanlık Web’deki faaliyetlerini yoğunlaştırıyorlar.
Bizden söylemesi.
