Operasyon Afazi: Koyunlaştırılan millet

Evet, afazi aslında beynin hasara uğraması sonucu ister yazılı ister sözlü olsun “lisan”ı ilgilendiren herhangi bir bozukluğu ifade ediyor.  Bilim insanlarına göre, afazi, aynı zamanda psikolojik savaş birimlerince insan beyninin lisanla ilgili bölümünün dejenere edilmesiyle de ortaya çıkabiliyor. Nitekim, Türkiye’de son yıllarda yaşanan ve afazinin çok önemli bir sonucu olarak gösterilen entelektüel sığlık da bu  psikolojik savaş taktiklerinin sonucu. Bu durumun önde gelen örneklerini de Gezi Parkı ve 17 Aralık Yolsuzluk Soruşturması süreçlerinde yaşananlar oluşturuyor. Kısacası, Türk insanı açıkçası koyunlaştırılıyor.

JÖNTÜRK’ün özellikle ABD’deki psikolojik savaş uzmanlarından edindiği bilgiye göre, Türkiye’de söz konusu operasyon,  beynin Wernicke alanına (ki kodlama ve anlama merkezidir)  yapılan üç çeşit saldırıyla gerçekleştiriliyor:

Bunlardan birincisi, gönderilen mesajlarla  beyindeki sözcük anlamları bilinç bulanıklığı yaratacak biçimde kaydırılıyor.  Örneğin, yolsuzluk kelimesini ele alalım; el altından yapılan kötü iş anlamına geliyor. Psikolojik savaş birimleri buradaki “kötü iş” tanımını ele alıyor ve bunu “Kötü iş yoktur, başarısız bir iş vardır” şeklinde yeniden tanımlıyor. Hal böyle olunca da, kimileri yolsuzlukl edinilmiş servetleri “başarı” olarak algılayıp o servet sahiplerini savunurken kimileri de neden bahsedildiğini bile anlamayıp duyarsızlaşıyorlar (Örnek: 17 Aralık Yolsuzluk Sürecinde yaşananlar).

İkinci olarak, beynin özel kortikal alanlarında kodlanmamış ve karşılığı bulunmayan sözcükler bombardıman halinde dolaşıma sokuluyor. Bu dolaşım sürecinde özellikle seçilmiş  yabancı kelimeler (Arapça, İngilizce farketmiyor) kullanılıyor.  Gürültü olarak nitelendirilebilecek bu bombardıman hedef kitle tarafından yorumlanamıyor. Gürültü sistemli olarak arttırılıyor ve sonuçta bireylerde suskunluk hatta ve hatta bellek kaybı ortaya çıkıyor.

Üçüncüsü de, bireyin zihninde karşılığı olan bir kelimeyi, başka çağrışımlar yapan ya da hiçbir karşılığı olmayan bir başka kelime ile değiştirerek silmeye yönelik taktiklerden oluşuyor (Örnek: Şehir isimlerinin değiştirilmesi, “terörist” yerine “dağdakiler”, terörist başı yerine “Sayın Öcalan” denilmesi vb.).

İşte bu üç saldırı sonucunda, bireyler Afazi durumuna getiriliyor. Bu durumda da anlamada, konuşmada, okumada, yazmada zorluk ortaya çıkıyor. Böyle olunca da, belki bunlardan çok daha önemli olarak lisan ile bilinç arasındaki kopukluk nedeniyle entelektüel  kapasite büyük ölçüde düşüyor.

Sonuç olarak, hedef kitle koyunlaştırılıyor.

Şimdi başınızı ellerinizin arasına alıp çok uzaklara gitmeden Gezi Parkı olaylarını ve 17 Aralık Yolsuzluk soruşturmacı sürecini, bunlara ilişkin olarak AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile saz arkadaşlarının sözlerini, Erdoğan-Gülen savaşındaki aşamaları şöyle bir düşünün…

Herhalde anlaşılmıştır Operasyon Afazi…

Tabii unutmadan bu operasyonu yürüten psikolojik savaş birimleri dış güçlerden ve onların yerli işbirlikçilerinden oluşuyor…

Yorumlayın

Your email address will not be published.

Önceki Yazı

Ebru Gündeş, Reza Zarrab’ı dolandırmış

Sonraki Yazı

“Alo babacığım Zekeriya’dan umut yok”

Sayfa Başı