Libya’nın 2011 yılında devrilerek öldürülen diktatörü Muammer Kaddafi’nin 200 milyar dolarlık servetinin akıbetiyle ilgili tartışmalar son günlerde enikonu yoğunluk kazandı. ABD başta olmak üzere birçok ülke, kayıp servetin peşinde.
Kaddafi’nin servetinin nakit, altın ve mücevher olarak 200 milyar dolar civarında olduğu biliniyor.
Bu servetin bugüne kadar ABD ve Avrupa’da çeşitli bankalarda bulunan 70 milyar Dolarlık bölümü ortaya çıkarıldı.
Peki ya henüz ortaya çıkmayan kalan 130 milyar Dolarlık altın, mücevher ve nakit parayla ne oldu?
Edindiğimiz bilgilere göre, Kaddafi’nin özellikle altınlarının (ki 144 ton civarında) bir bölümü Türkiye’ye getirildi ve getirenlerce paylaşıldı.
JÖNTÜRK’e bu konuda bilgi veren ABD yönetim çevrelerinden bir kaynağın anlattıkları şöyle:
Kaddafi, 2011 yılında öldürüldükten sonra ABD, Fransa, Almanya, İngiltere ve başka ülkeler, servetinin peşine düştü. Kaddafi’nin servetini bölüştürdüğü birçok ülkedeki hesapları donduruldu. Bu ülkelerden biri de Türkiye’ydi. ABD, çok önemli bir ismini Ankara’ya gönderip, Kaddafi’nin Türkiye’deki hesaplarının dondurulmasını istedi. Bu hesaplardan bazıları donduruldu, ancak bazıları “dondurulacak” denilip öylece bırakıldı. Şimdi bakıldığında bu hesapların içinin boşaltıldığını görüyoruz. Bu işin bir yönü.
İkinci yön ise çok daha ilginç. Türkiye, 2011–2012 yıllarında Libya’da çok etkin bir rol oynadı. 2012 yılında Türkiye, ABD ile birlikte bir şekilde Kaddafi’nin altınlarının izine ulaştı. Nitekim, 2012 Eylül ayında ABD’nin Bingazi Konsolosluğu’na gerçekleşen saldırının ardında da bu servet konusu vardı. ABD’nin Libya Büyükelçisi Christopher Stevens bu saldırıda öldürülünce Türkiye altınlarla ilgili inisiyatifi ele aldı. Bu tarihten başlanarak Libya’dan havalanan birçok uçak önce bazı Afrika ülkelerine uğrayıp bu altınların büyük bölümünü Türkiye’ye taşıdı.
Türkiye’ye taşınan altınlar da, iktidardaki bazı ellerin yardımıyla gümrüklerden kolayca geçirilip paylaşıldı.
Kaynağımız bunları anlatınca bizim de aklımıza, 17–25 Aralık Büyük Yolsuzluk soruşturmasında adı geçen Reza Zarrab’ın Gana’dan getirdiği ve Atatürk Havalananında sırra kadem basan altınlara ilişkin detaylar geldi (TIKLAYIN). Bunu kaynağımıza açıkladığımızda ise şu yanıtı aldık:
Gana’dan Türkiye’ye giden ve günlerce İstanbul’da bekletilen altın yüklü uçak, işin yalnızca bir bölümüdür. O uçak Gana’ya Libya’dan gitmiştir ve oradan da Türkiye’ye sis nedeniyle indiği söylenmiştir. Uçaktaki altının sahibi kimdir? Reza Zarrab. Peki uçak kimin izniyle Türkiye’den havalanmıştır? Zafer Çağlayan. Bunlar bilinenler. O uçak gibi daha birçokları Libya’dan hareket edip bir Afrika ülkesine uğrayıp sonra Türkiye veya Dubai’ye Kaddafi’nin altınlarını taşıdı. Altınları kimlerin paylaştığına gelince… Bu sorunun yanıtı da anlattıklarımın içinde yer almaktadır.
Bizden aktarması…
